İnanılır gibi değil, bir ay sonra yapılacak olan CHP kurultayında Kılıçdaroğlu'na bir rakip çıkmış!
Dünyanın sonu geldi galiba...
Rakip, pek kimsenin tanımadığı
Aytuğ Atıcı adında bir Mersin milletvekili... Eh,
Fikri Sağlar'a
"yakın" olduğu da tahmin ediliyor. Ankaralılar bilirler.
Hiç kimse Atıcı'nın kurultayda genel başkanlığı kazanabileceğine imkan ve ihtimal vermiyor.
Memur gazeteleri haberi
"küçülterek" verdiler, bir yandan da
"Atıcı'dan iş çıkmaz, Selin Sayek Böke, Fikri Sağlar, Umut Oran gibi parti içi muhalefetin iri figürleri de aday olsunlar" demeye getiriyorlar.
Yani "olsunlar" demiyorlar da, "ihtimal var" diye laf dolandırıyorlar.
Bir de İlhan Cihaner varmış, o da bekleniyormuş. Bir de Müslim Sarı varmış.
Muharrem İnce'nin ne yapacağı da merak edilmiyor değilmiş.
***
Bu hareketlenme, bir yandan Kemal Bey diktasına, öbür yandan partinin
"Kürtçü açılımına" tepkidir.
Sosyaldemokrat olduğu iddia edilse de, bu kisve altında Kemalist tepkidir.
Başarı şansı yoktur.
CHP'nin
"eyyamcı ve goygoycu kanadıyla" başa çıkamazlar.
Allah vere de, bu isimler tıpkı Emine Ülker Tarhan, Süheyl Batum ya da Yılmaz Ateş gibi kendilerini kapının önünde bulmayalar...
Ne öneriyorlar?
Parti içi demokrasi...
Eee, bundan CHP'li olmayana ne?
"Yeni bir öykü yazmanın tam zamanı" falan gibi "tipik yarı-aydın söylemleriyle"
lafazanlık ediyorlar.
Bir iktidar programları var mı? Yok.
Atıcı,
"laiklik elden gidiyor demekle seçim kazanamayacağımız görüldü" demiş.
Yok yahu, şimdi mi farkettiniz?
Muharrem İnce'nin herhangi bir programı var mıydı? Onun da yoktu.
"Sen git de ben geleyim"den öte bir şey söyleyemiyordu.
Öte yandan
Ekrem İmamoğlu da gündemde yok.
Bu siyasi balon daha bir yıl dolmadan patladı.
Peki ne olacak bu CHP'nin hali?
Hiiç, Kılıçdaroğlu partinin başında kalacak.
Üç yıl sonra
Abdullah Gül'ü aday gösterecek.
Kaybedecek.
"2028 seçimlerinde ne yapsak" tantanası başlayacak.
Böyle böyle ömürler geçecek.
***
Ama basına çok ekmek çıkacak.
Çünkü iş gelecek, hemen bütün CHP kurultaylarında gözlendiği gibi
"çarşaf liste, tulum liste, naylon aday, tulum delmece" gibi bildik atraksiyonlara bağlanacak.
Deniz Baykal iyi bilirdi o işleri ama artık ondan da hayır yok. Ali Topuz da toprak altında.
Basın bu yavelerle bir ayı kurtaracak.
Emekliler kahvesinde prafa oynayanların ağızlarına da bol sakız...
Ne yapsınlar gariplerim, maaş kuyruğunda homurdanmakla iş bitmiyor. Hayatlarına iyi kötü bir heyecan katmak şart.