CANLI YAYIN
BAŞKAN Recep Tayyip Erdoğan-Türk Devlet Aklı, Türkiye'nin enerji piyasasındaki gücünü arttırıyor ve enerji bağımsızlığı yolunda hızla ilerliyor. Fatih, Yavuz, Kanuni sondaj ve Barbaros Hayreddin Paşa ile Oruç Reis Sismik Araştırma gemileriyle BÜYÜK TÜRKİYE'NİN yolunu açan petrol ve doğal gaz yatakları birer birer belirleniyor.
Başkan Erdoğan, müthiş jeopolitik hamleler yaparak Libya ile Deniz Anlaşması yapmış ve Doğu Akdeniz'de yeni bir denklemin oluşmasını sağlamıştı. Önceki günlerde yapılan iki hamle ile Mısır'la ve Filistin'le de Deniz Yetki Anlaşması yapma yolunda kuvvetli adımlar atarak bir gerçeği dünyaya ilan etti.
Bu gerçek de şudur: "Doğu Akdeniz'de Türkiye'siz enerji denklemi mümkün değildir.
Türkiye'yi yanına almayan hiç bir devlet, Doğu Akdeniz'de başarılı olamaz." Enerji Bakanı olduğu dönemde Berat Albayrak'ın stratejik planları doğrultusunda Türkiye müthiş bir filoya sahip oldu, Doğu Akdeniz'de yeni enerji denklemi kurdu. Türkiye 3 sondaj, 2 sismik araştırma gemisiyle MAVİ VATAN'A DAMGA VURDU.
Karadeniz ve Akdeniz'de faaliyetlerini sürdürüyor... Gemilerimiz Karadeniz'de 2 doğal gaz kuyusu buldu, Doğu Akdeniz'de KKTCGİRİT arasında müthiş bir kuyu keşfetti. Türkiyemiz, Doğu Akdeniz'de kendisinin ve Kıbrıslı Türkler'in meşru haklarını korumaktan vazgeçmeyeceğini son zamanlarda hız kazandırdığı arama-sondaj faaliyetleriyle gösteriyor. Libya ile Deniz Anlaşması yapıldıktan sonraki süreçte, Türkiye, tüm ağırlığını Mısır ve Filistin'le Deniz Yetki Anlaşması yapmaya vermiş durumda. Mısır'la önemli adımlar atıldı. Önceki gün, Türkiye-Filistin Güvenlik İşbirliği Anlaşması yürürlüğe girdi...
SONUÇ: Beynini ABD-Avrupa'ya kiralamış, içimizdeki İngilizler, Türkiye-Filistin ile yeni anlaşmalar yapacak diye telaşa düştüler.
Uykuları kaçtı. Türkiye düşmanı mahfillere hatırlatırız! Bir devletin devlet olabilmesi için BM tarafından tanınması şartı yok. 1933 tarihli Montevideo Sözleşmesi'ne göre sınırları, halk niteliği kazanmış insan topluluğu ve bir yönetimi olması yeterlidir. Gazze'de tüm bu şartlar var. Tayvan da buna çok iyi örnektir.
Türkiye ile Filistin bal gibi anlaşma yapar. Bu anlaşmayı BM nezdinde kayda geçiremeyiz. Ancak, Önemli olan anlaşmadır. KKTC ile 2011'de imzaladığımız Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması da buna en büyük örnektir. Bu anlaşma, KKTC de BM üyesi olmamasına rağmen geçerlidir. Ve Başkan Erdoğan-Türk Devlet Aklı, bugün Kıbrıs'ta İKİ DEVLETLİ BİR ÇÖZÜM konusunda tarihi bir tavır sergilemektedir. Evet. Kıbrıs'ta Türk Devleti kurulacaktır. Filistin ile de Türkiye Deniz Yetki Anlaşması'nı muhakkak yapacaktır. NOKTA
Başkan Erdoğan, müthiş jeopolitik hamleler yaparak Libya ile Deniz Anlaşması yapmış ve Doğu Akdeniz'de yeni bir denklemin oluşmasını sağlamıştı. Önceki günlerde yapılan iki hamle ile Mısır'la ve Filistin'le de Deniz Yetki Anlaşması yapma yolunda kuvvetli adımlar atarak bir gerçeği dünyaya ilan etti.
Bu gerçek de şudur: "Doğu Akdeniz'de Türkiye'siz enerji denklemi mümkün değildir.
Türkiye'yi yanına almayan hiç bir devlet, Doğu Akdeniz'de başarılı olamaz." Enerji Bakanı olduğu dönemde Berat Albayrak'ın stratejik planları doğrultusunda Türkiye müthiş bir filoya sahip oldu, Doğu Akdeniz'de yeni enerji denklemi kurdu. Türkiye 3 sondaj, 2 sismik araştırma gemisiyle MAVİ VATAN'A DAMGA VURDU.
Karadeniz ve Akdeniz'de faaliyetlerini sürdürüyor... Gemilerimiz Karadeniz'de 2 doğal gaz kuyusu buldu, Doğu Akdeniz'de KKTCGİRİT arasında müthiş bir kuyu keşfetti. Türkiyemiz, Doğu Akdeniz'de kendisinin ve Kıbrıslı Türkler'in meşru haklarını korumaktan vazgeçmeyeceğini son zamanlarda hız kazandırdığı arama-sondaj faaliyetleriyle gösteriyor. Libya ile Deniz Anlaşması yapıldıktan sonraki süreçte, Türkiye, tüm ağırlığını Mısır ve Filistin'le Deniz Yetki Anlaşması yapmaya vermiş durumda. Mısır'la önemli adımlar atıldı. Önceki gün, Türkiye-Filistin Güvenlik İşbirliği Anlaşması yürürlüğe girdi...
SONUÇ: Beynini ABD-Avrupa'ya kiralamış, içimizdeki İngilizler, Türkiye-Filistin ile yeni anlaşmalar yapacak diye telaşa düştüler.
Uykuları kaçtı. Türkiye düşmanı mahfillere hatırlatırız! Bir devletin devlet olabilmesi için BM tarafından tanınması şartı yok. 1933 tarihli Montevideo Sözleşmesi'ne göre sınırları, halk niteliği kazanmış insan topluluğu ve bir yönetimi olması yeterlidir. Gazze'de tüm bu şartlar var. Tayvan da buna çok iyi örnektir.
Türkiye ile Filistin bal gibi anlaşma yapar. Bu anlaşmayı BM nezdinde kayda geçiremeyiz. Ancak, Önemli olan anlaşmadır. KKTC ile 2011'de imzaladığımız Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması da buna en büyük örnektir. Bu anlaşma, KKTC de BM üyesi olmamasına rağmen geçerlidir. Ve Başkan Erdoğan-Türk Devlet Aklı, bugün Kıbrıs'ta İKİ DEVLETLİ BİR ÇÖZÜM konusunda tarihi bir tavır sergilemektedir. Evet. Kıbrıs'ta Türk Devleti kurulacaktır. Filistin ile de Türkiye Deniz Yetki Anlaşması'nı muhakkak yapacaktır. NOKTA
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
