CUMHURBAŞKANIMIZ Tayyip Erdoğan'ın tarihi sözlerinden birisi şudur: En büyük gücümüz tarihi mirasımızdır. Tarihimizi bilmeden maziden atiye kurduğumuz köprü eksik kalır, işlevsiz kalır.
Evet. Tarihe baktığımızda çok acı serüvenlerimizin olduğunu görürsünüz.
Tarihten ders almayan, geleceğe doğru bakamaz. Bu nedenle genç kuşakların bilmesi gereken yakın tarih olaylarını hatırlayalım. 1) İNGİLTERE PARASINI ÖDEDİĞİMİZ SAVAŞ GEMİLERİNİ GASP ETTİ: 1911'de İngiltere'ye iki gemi ısmarladık. "Sultan Osman-ı Evvel" ve "Reşadiye" isimleri verilecek olan gemiler 1914 yazında teslim edilecekti. "Donanma Cemiyeti" gemilerin parasını temin edebilmek için yardım kampanyası başlattı... Halk yemesinden içmesinden kıstı, arttırdığı paranın yanına ziynet eşyalarını da kattı, götürüp cemiyete bağışladı.
Gemilerin bedelleri böyle toplandı ve son kuruşuna kadar ödendi. Gemileri teslim zamanı geldi... İngiliz Hükümeti gemilere Türk sancağı çekilmesi töreninden yarım saat önce Sultan Osman'a "el koyduğunu" açıkladı, sonra Reşadiye de aynı şekilde gasp edildi... Gerekçe, Almanya ile yakınlaşmamız; Avrupa'da savaşın başlamış olması ve İngiliz yapımı olan savaş gemilerinin İngiltere'ye karşı kullanılmaları ihtimali idi. Ne gemileri alabildik, ne de peşin ödediğimiz milyonlarca altını...
2) ABD BAŞKANI JONHSON'IN MEKTUBU:
Kıbrıs'ta Yunan ve Rumlar, Türkler'i öldürüyordu. Kıbrıs'ın garantörü olan Türkiye, Kıbrıs'a müdahale ederek katliamları durdurmak üzere harekete geçecekti. ABD Başkanı Johnson bir mektupla "NATO silahlarını kullanamazsınız" diyerek küstahça notlar gönderdi. Türk jetleri Kıbrıs'ta Rum askeri mevzilerini bombaladı.
ABD Başkanı L. Johnson da bir mektup yazarak, NATO silahlarını bu biçimde kullanamayacağımız küstahça bildirmiş ve 6. Filo'yu Akdeniz'e yollamıştı. Amerika'ya rağmen 20 Temmuz 1974 yılında Türkk ordusu Kıbrıs'a çıktı. O günden bu yana Yunan'ın tüm oyunları bozuldu. Barış ortamı kuruldu. Amerika küstahlığını, emperyalistliğini yine gösterdi. Barış Harekatı'ndan sonra bize açık, örtülü birtakım müeyyideler uygulandı. Silah vermediler. Nato'nun diğer otakları Yıllarca ses çıkarmadılar.
3) ALMANYA'NIN LEOPARD TANKIYLA İLGİLİ KÜSTAH KARARI: Derin Avrupa'nın piyonu olan kanlı terör örgütü PKK, harekete geçirilmişti. Türkiye, hainleri ortadan kaldırmak için operasyonlar yürütüyordu. Nato ülkesi Almanya ise Türkiye'nin resmi girişimlerine karşın 1993 yılından bu yana Ankara ile 'Savunma İşbirliği Anlaşması' imzalamaya yanaşmıyordu. Yani Almanya, Türkiye'nin terörle mücadelesine destek vermiyordu.
Almanya 1992'de, 'Silahlarımı Güneydoğu'da kullanamazsın' dedi, küstahlığı devam etti. 'Leopard II' tankları için 2005'te alım pazarlıkları sürerken Almanya tankların Güneydoğu Anadolu'da kullanılmaması şerhi koymuştu.
Türkiye'ye karşı tavrını sürdüren Almanya, Türkiye ile imzalamaya yanaşmadığı Savunma İşbirliği Anlaşması'nı, Yunanistan ile 1997 yılında imzalamıştı.
4) AMERİKA F-35 UÇAKLARINI VERMEDİ:
Türkiye'nin parasını ödeyip aldığı 8 uçak ABD ordusuna devredildi.
Türk Hava Kuvvetleri için üretilen 8 adet F-35A savaş uçağı, sözleşme ile Amerikan Hava Kuvvetleri'ne devredildi. Türkiye F-35 üretimi için çalışan 9 ülkeden biri olmasına rağmen Pentagon S-400'ü bahane ederek ortaklığı askıya aldı. SONUÇ: İşte Batı bu! Neyse ki bugün tarihimi yeniden hatırlayan, keşfeden, kucaklayan bir nesil yetişiyor.
Başkalarına hayran olmak yerine kendine güvenen, araştıran, geliştiren, başarıya kilitlenen bir gençliğin ayak sesleri var Türkıye'de...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.