DÜNYACA ünlü isimlerin hesaplarının hacklenmesi üzerine FBI ve New York eyaleti Twitter hakkında soruşturma açtı. ABD Senatosu, Twitter yetkililerini ifade vermeye çağırdı. Twitter saldırının 130 hesabı hedef aldığını duyurdu. Dünyanın en zenginlerinin, Barack Obama, Elon Musk, Jeff Bezos ve bazı mavi tikli yani onaylanmış güvenli Twitter hesap sahiplerinin hacklendiği, bu hesaplar üzerinden yollanan bitcoin mesajları ile 200 bin dolarlık vurgun ve dolandırıcılık yapıldığına dair oldukça düşündürücü haberler ortalığı sarstı.
Kısa bir süre önce ABD derin devletinin iktidara getirdiği Trump ile twitter arasında adeta savaş çıkmıştı. Trump "Sosyal medya kurumları yayınlananiçeriklerden sorumlu olmalı" diyerek yasa hazırlatmıştı. Facebook "BaşkanTrump'ın yanındayız" açıklaması yapınca küresel sermayenin 90 milyar dolarlık reklam ambargosu ile karşılaşmıştı. Küresel şirketler ile ABD derin devleti arasındaki kavga sosyal medyaya sıçramış, twitter da Trump'ın twitlerini "Şiddet içeriyor" diye işaretleyerek başkana misilleme yaparak vurmuştu. Son olarak ünlülerin hacklenmesi ve hesapları üzerinden soygun yapılması, Trump'ı destekleyen ABD derin devletinin Twitter'ı itibarsızlaştırma operasyonu olabilir miydi? Bu soruyu bir Amerikalıya sordum. "Daha fazlası" dedi ve devam etti; "ABD derin devleti sosyal medya benim kontrolümde diyor. Bitcoin ve benzerleri değil yeni dönemde benim oluşturacağım DİGİTAL DOLAR yeni para biriminiz olacak mesajı veriyor. Yani kontrol tamamen bende mesajı... Dışına çıkmaya yeltenen tokadı yiyor." Peki sadece bu kadar mı? Operasyonu büyüklüğünü anlatan şu cümleler geliyor Amerikalıdan; "Ayrıca seçim arefesinde Trump karşıtlarına ve sisteme sızmış paralellere, lobilere, seçimde sosyal ve yerleşik medya ile etki yapmak isteyen iç dış güçlere bir meydan okuma bu.
Zaten daha önce de bildirmiştik Microsoft Facebook Twitter vb ABD derin devletinin kontrol ettiği, gerçek sahibi olduğu OPERASYON araçlarıdır.
Sahiplerinin şu bu görünmesi hiç önemli değil. Kasım ayında yapılacak seçim öncesi aynı zamanda sosyal medyaya sızmış paralel yapıların ve dış istihbarat unsurlarının tasfiyesini de hızlandıracaklar.
Bunun için hackleme operasyonu başlatıldı. Bundan önceki seçimde var güçleri ile Trump karşıtlığı yapan sosyal ve yerleşik medya bu seçimde ne kadar çaba gösterseler de 2016 seçimindeki kadar etkili olamayacaklar" Peki bu operasyonun sonuçları ne olacak? Cevap hazır; "Bütün bu gelişmeler Trump'ın (ABD derin devletinin) bu seçimden daha kazançlı olarak çıkabileceğinin ayak sesleri olarak değerlendirilebilir. Kasım'daki seçimlere kadar çok daha fazla operasyona tanık olacaksınız" Tabii twitter'da hesaplara sızılması küresel sonuçları da beraberinde getiriyor.
Amerikalıya göre Bu hacklenme olayının muhtemel sonuçlarından en önemlileri arasında yer alan husus ise şu; "Küresel bazda bütün şirketlere ve kuruluşlara, GÜVENDE DEĞİLSİNİZ GLOBAL BİR TEHDİTLE KARŞI KARŞIYASINIZ HER AN SOYULABİLİR HATTA BATIRILABİLİRSİNİZ TEDBİRLİ OLUN mesajı verildi". Peki çare ne? O da şu: Her işletme ve kuruluş bünyesinde muhakkak sosyal medya uzmanı ve siber güvenlik uzmanı istihdam etmek zorunda kalacak.
Dünya bu noktaya gelecek. Böylece her işletmeye alınacak siber güvenlik uzmanları aracılığı ile çok geniş ve bugüne kadar görülmemiş şekilde MUAZZAM BİR KÜRESEL AJANLAR ŞEBEKESİ ortaya çıkacak. Pandemi sonrasının yeni dünya düzeninde bu alan da büyük rekabet ve mücadeleye sahne olacak.
Küresel güç ve istihbarat kuruluşlarının bu alandaki savaşı, ABD derin devletinin dünya hakimiyetinde yeni ve çok daha ekonomik bir biçimde güçlenme hedeflerine koşturacak. Hem içerdeki sızıntı ve paralellerin tasfiyesini sağlayacak; hem de küresel ölçekte cihazlar, robotlar, yapay zeka vb ile sağlanan ELEKTRONİK VERİ TOPLAMA VE BİREYSEL KONTROLA, muazzam bir CANLI AJANLAR ORDUSU (siber güvenlik uzmanları) katılımıyla kişisel ve kurumsal kontrol noktasında büyük değişim ve ilerleme sağlanacak.
Amerikalının bu söylediklerini duyunca digital çağ savaşlarının akılları zorlayan yöntemleri insanı şaşkına çeviriyor. O nedenle bu alanda yerli ve Milli sistemlere şiddetle ihtiyaç artıyor. Hükümetin "1 milyon genç, 1 milyon yazılımcı" hedefi ve kampanyası daha da önem arz ediyor.
Evet artık 1 milyon kişilik "DİGİTAL ORDU"yu bugünden kurmak zorundayız.
Ve bu orduya katılacak fişşek gibi bir genç nüfusumuz var Allah'a şükür...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.