FETÖ, CHP ve MHP'nin santrallerini dinlemiş!
TBMM Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu, Fetullahçı Terör Örgütü ile ilgili çarpıcı bir rapor hazırladı. Rapora göre, FETÖ içinde sadece teröristbaşı Fethullah Gülen'in bildiği ve atamasını yaptığı hayalet bir yapı var. CHP ve MHP'nin santrallerini dinleyerek sırlarını öğrenen örgütün nihai amacı devleti ele geçirmek.
"Fetullahçı Terör Örgütü 2000 yılından sonra 'altın vuruş' için hazır hale geldi.
Örgüt içinde sadece teröristbaşı Fethullah Gülen'in bildiği hayalet bir yapı var"
Bu çarpıcı tespitler Meclis Darbe Girişimini Araştırma Komisyonunun raporundan.
Rapora göre FETÖ içinde "kainat imamı" inancı ve yedi katlı piramidal yapılanma var.
Bu yapı İsmailiye mezhebi ve köken olarak Zerdüştlük dinine dayanıyor.
Örgüt, mensuplarını yedi tabakaya ayırmış.
En üstünde "Fethullah Hoca Arşı" yer alıyor.
Bu makam örgüt mensuplarınca itiraza ya da eleştiriye mutlak surette kapalı.
Örgüt yapılanması içerisinde üyelerin bile bilmediği hayalet bir yapı var.
Bu yapıdan sadece teröristbaşı Gülen haberdar görevi örgüt içerisinde yapıyı denetlemek ve bizzat Fethullah Gülen'e rapor vermek.
Örgütün nihai amacı, devleti ele geçirmek.
Bu amaç 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde kendini deşifre etti.
Raporda, FETÖ'nün siyasete müdahale teşebbüsleri ayrı bir başlık olarak yer aldı.
Örgüt özellikle CHP ve MHP santrallerini dinleyerek partilerin sırlarını öğrendi.
Parti yöneticilerinin takip ederek yasa dışı ses ve görüntülerini kaydetti.
Bu kayıtları genel seçimler öncesinde kamuoyuyla paylaştı.
Darbe Girişimini Araştırma Komisyonunun raporuna göre, FETÖ'nün en önemli özelliği kriptolaşma.
FETÖ'cüler, kendilerini gizlemek için elebaşı Fetullah Gülen düşmanı gibi davranıyor.
Raporda FETÖ'nün PKK ve DEAŞ ile ilişkisi hakkında da çarpıcı tespitlere yer verildi.
Buna göre FETÖ ve PKK 15 Temmuz öncesi ve sonrasında da yardımlaşma içine girdi.
Raporda din eğitimi konusunda iki önemli uyarıda bulunuldu.
Sağlıklı bir din eğitiminin sağlanamamasının, dini yanlış öğreten, liyakatsiz, hoca kisvesinde insanların ortaya çıkmasına neden olabileceği vurgulandı.
Din eğitiminde İslam'dan hareketle yeni bir söylem geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekildi.