Hülya Koçyiğit: Ameliyat fobim var oradan sağ çıkamam diye korktum

GÜNAYDIN | Merve YURTYAPAN
FOTOĞRAFLAR | Metin ARABACI
Geçtiğimiz günlerde akciğer kanseri nedeniyle Amerika'da ameliyat olan Hülya Koçyiğit: Ameliyat fobim var; ufak estetik müdahaleler için bile bıçak altına yatamadım. Ameliyathaneden sağ çıkamayacağımı, kızımı ve torunlarımı göremeyeceğimi düşündüm. Hastaneden çıkınca ise ' Acaba yine evimin bahçesinde oturabilecek miyim?' dedim

Hülya Koçyiğit, her zaman naif, samimi, içten, anaç, doğal, kibar... Her lafı ayrı bir tecrübe. Onunla vakit geçirdikçe hayranlığınız daha da artıyor. Kısa süre önce akciğerindeki kanserli hücre nedeniyle Amerika'da gördüğü tedaviyle gündeme geldi.
Koçyiğit, zor süreci ailesi ve sevenlerinin dualarıyla atlattı. Karşımıza eskisi gibi, hatta daha da umut dolu çıktı. Evinde yine kahkahalar eşliğinde bizi karşıladı. Yaşadıklarını zaman zaman gözleri dolarak anlattı ama "Güzel şeylerden de bahsedelim" diyerek bol bol gülümsemeyi de ihmal etmedi. Koçyitin'in eşi Selim Soydan da tanıyacağınız en muhteşem insanlardan. Eşi Amerika'da tedavi görürken bizi kırmayıp yaşadıkları süreci en içten cümlelerle kaleme dökmüştü. Nazik, sevecen, samimi biri... Sohbetimiz sırasında da bize eşlik eden Soydan, ara ara yorumlarıyla konuşmamıza renk kattı.

KOCAMA NAZLANABİLİYORUM
Hastalığınız nasıl ortaya çıktı?
Geçmişte Amerika'ya kontrole gitmiştim, orada nodül tespit edilmişti. Sürekli kontrol ediliyordu. En son geçtiğimiz ay Amerika'ya gittiğimde yeniden kontrol edildi. Ben hiçbir şey çıkmayacağını düşünüyordum; benim için büyük şok oldu.
Hastalığınız erken teşhis miydi?
En büyük şansım erken teşhis. Kemoterapi bile görmedim. Erken teşhis edilen kanser hastaları kurtuluyorlar. Ben örnek olurum ve insanlar inşallah tedavilerini ihmal etmezler.

Sizin için kızınız Gülşah Hanım'dan sonra ikinci bir tecrübe oldu...
Maalesef. Gülşah'ınki biraz ilerlemişti. Gülşah korkup biraz ihmal etmişti, bu nedenle teşhisi biraz geç kondu. Onun için tedavisi uzun sürdü. Kanser artık tedavi edilen bir hastalık. Doktora gitmekten korkmamak gerekiyor.
Öğrendiğinizde ilk ne hissettiniz?
Ben şoke oldum, doktor ise "Ben buna şok demem, hayal kırıklığı derim. Orada bir nodül olduğunu biliyordunuz" dedi.

Aileniz ne hissetti?
Benim çocuğum böyle bir hastalık geçirdi ve bunu atlatacağını, bunun üzücü bir şey olmadığını biliyordu ve hayata sıkı sıkı sarıldı. O aileden aldığı güçle dik durdu, hastalığa boyun eğmedi. O nedenle benim için çok güçlü durabildi. Bir gün hastanede bakımım için kaldı. Gece boyunca "Anne kendini nasıl hissediyorsun?" dedi. Gerçeği söyleyemiyorum, kıyamıyorsun, üzmemek için bir şey diyemiyorsun. Ertesi sabah "Ben kocamı istiyorum" dedim. (Gülüyor) Selim'e kıymışım ki ameliyata girerken "Buraya kadarmış" diyebilmişim. Ne yapayım, kocama nazlanabiliyorum. 15 gün evladım da yanımda kaldı, hep bana moral verdiler. "Anne bana ahlamak yok, öyle şeyler istemiyorum. Hep oh Allah'ım, çok şükür diyeceksin" dedi. Eşim, kızım, damatlarım, torunlarım çok üzüldüler ama bana çok büyük moral verdiler.