Soğuk savaş sırasında birçok casusluk romanı ve filmi Sovyetler Birliği'nin hazırladığı gizli teknoloji projelerini konu almıştı. İşte bu senaryolara esin kaynağı olan gerçek projeler.... Bartini Beriev VVA-14 (1970'ler) Dikey olarak kalkabilen Sovyet uçağı. Uzay gemisi gibi görünen Bartini Beriev VVA-14, zamanınn en sıradışı uçaklarından biriydi Yüksek irtifada uzun süreler uçabilen VVA-14'ün ayırt edici özelliği ise aerodinamik 'yer etkisi'ni kullanarak su yüzeyinin hemen üzerinde 640 kilometre/saat hızda uçuş gerçekleştirebilmesiydi. İlk uçuşunu 4 Eylül 1972'de gerçekleştiren uçak, ABD'nin Polaris denizaltılarını yok etmek amacıyla geliştirilmişti. Sovyet Rusya bir takım çılgın projeler yürütmekteydi ve bu turbo tren projesi yapımı da bunlardan sadece biriydi. Bu canavar için istenilen hızın yaklaşık olarak 360 km/saat olması kararı verilmişti. Sovyet standart demiryolları üzerindeki denemelerde 250 km/saat'lik rekor bir hıza başarıyla ulaşabilmiştir. Ancak nihayetinde trene dahil edilmiş jet motorların yüksek yakıt tüketimi sebebiyle bu projeden vazgeçildi. Bu motorların jet uçaklarından daha fazla yakıt tüketmesi projeyi olumsuz etkiledi İnanması zor ama yakın bir zamana kadar turbo tren, demiryolu hurdalıklarında paslanmış bir şekilde keşfedilmeyi bekleyene dek kayıp olarak biliniyordu. Bu fotoğraflar, 1960-1970 yılları arasında yapılmış en hızlı turbo trenin son durumunu bizlere gösteriyor. Oysa yapımı sırasında büyük teknolojik bir atılım yapılması bekleniyordu Sovyetler Birliği tarafından 1968'de geliştirilen Mi-12'den daha büyük bir helikopter henüz üretilemedi. Sadece iki tane üretilen bu dev helikopter 37 metre uzunluğunda ve 12 buçuk metre yüksekliğinde. Mi-12 tam 105 ton ağırlığı kaldırabiliyor Helikopterin gerçek boyutlardan çok çok büyük olduğu açık. Nakliye işlemi helikopterin gövdesinin içinde değilde, devasa 4 ayağın arasında taşınıyordu. Hazar Denizi Canavarı, Rusların soğuk savaş esnasında yarı uçak yarı gemi olarak geliştirdikleri gizli bir askeri projenin kod adıydı. 1960'ların ortasında Amerikan casus uyduları tarafından tesadüfen tespit edilene kadar varlığından kimse haberdar değildi. Muamma 20. yüzyılın sonlarında çözüldü. Canavar, aslında Sovyet lideri Nikita Kruscev'in yakın arkadaşı Aerodinamik Uzmanı Rostislav Alekseyev'in geliştirdiği ve Ekranoplan olarak isimlendirdiği yeni bir tür hava taştıydı. Ekranoplan, sürekli olarak denizin 15-20 metre kadar üzerinde uçuyor, hızlı hareket edebiliyor ve daha az yakıt tüketiyordu. Ayrıca, tam olarak havada olmadığı için hem hava radarları hem de tam olarak su üzerinde olmadığı için denizaltı sonar, radarları tarafından da tespit edilemiyordu. Değişik modelde Ekranoplanlar, Sovyet donanması tarafından uzun yıllar asker (aynı anda 400-500 kişi) ve mühimmat (bir seferde yüzlerce ton) taşımak için kullanıldı.